“`html

Grand İsias Oteli Davası Üzerine TUREB’den Önemli Açıklama

Turist Rehberleri Birliği (TUREB) Başkanı Hakan Eğinoğlu, Adıyaman’da meydana gelen 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve Kıbrıs’tan gelen sporcular ile turist rehberlerinin de bulunduğu 72 kişiye mezar olan Grand İsias Oteli davasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Eğinoğlu, “Sorumluların olası kastla insan öldürme suçundan yargılanmaları ve en ağır cezaları almaları, hem adaletin sağlanması hem de benzer trajedilerin önlenmesi adına büyük bir önem arz ediyor” şeklinde konuştu.

TUREB’in başkanı Hakan Eğinoğlu, TUREB Yönetim Kurulu Üyesi Ali Dede ve deprem mağduru Abdulsamet Sarıtaş, Adıyaman’daki Grand İsias Oteli davasına dair düşüncelerini paylaştılar. Eğinoğlu, şu ifadeleri kullandı:

“Başından beri dile getirdiğimiz tüm hususlar, yapılan incelemeler sonucunda bilirkişi raporlarıyla desteklenmiştir. İSİAS Otel’inin inşasında ve işletiminde bir dizi kusur söz konusu olduğu ortaya çıkmıştır. Kalitesiz beton kullanımı, yapılan statik hesapların yetersizliği gibi sebeplerle, binanın 1998 deprem yönetmeliğine uygun inşa edilmesi durumunda bu yıkım yaşanmayabilirdi. Ayrıca, otel olarak kullanıma açılırken gerekli güçlendirme çalışmaları yapılmadığı için bina yıkılmıştır. Bilirkişi raporları, binanın yıkılmasının depremin şiddetinden değil yapımındaki hatalardan kaynaklandığını net bir şekilde belirtmektedir. Bu durum, orada konaklayanların can güvenliğini tehlikeye atmış ve doğrudan 72 canın hayatına mal olmuştur.

“Yapılan Suçlar İnsan Hayatını Hiçe Sayıyor”

Deprem riskinin her zaman mevcut olduğu ülkemizde, bu otel binasında işlenen suçlar, insan hayatını hiçe sayarak gerçekleştirilmiştir. Davanın 5’inci duruşmasında savcı tarafından ortaya konan mütalaa, maalesef yaşananları yeterince kapsayamamaktadır. Üzerinden 22 ay geçmesine rağmen, sorumluluğu bulunan kamu görevlilerine yönelik hala bir iddianame hazırlanmadığı ve dosyanın hızla kapatılma çabaları göz ardı edilmemelidir. Yargılanan sanıkların bilinçli taksirle insan öldürme suçundan yargılanmalarını sağlamak, bu suçların gerçek boyutunu yansıtmaz. Burada önemli olan, otelin yapımındaki kasıtlı sorumsuzluk ve göz yumma halidir. Rehberler İçin Adalet Platformu ve Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği aracılığıyla, tüm suçluların olası kast ile insan öldürme suçundan yargılanmalarını talep ediyoruz. Çünkü hayatını kaybeden rehberlerimiz ve şampiyon meleklerimizin ölümü, bir dikkat eksikliği veya ihmalden daha fazlasıdır.”

“Bu Acı Unutulmayacak”

Sorumluların olası kastla insan öldürme suçundan yargılanması ve en ağır cezaları alması, adaletin sağlanması ve benzer olayların yaşanmaması açısından kritik öneme sahiptir. Bu davanın, sadece sanıkları değil, aynı zamanda tüm toplumun vicdanını da rahatlatması gerekiyor. Bu otel, birçok çocuğun, gencin ve masum insanın hayatına mal oldu. Rant uğruna kaybettiğimiz hayatların acısını asla unutmayacağız ve adalet talebimizi sürdüreceğiz.”

“İhmaller Taksirle Açıklanamaz”

TUREB Yönetim Kurulu Üyesi Ali Dede, şu ifadeleri kullandı:

“Deprem, asıl öldüren değil; ihmaller ve dikkatsizlikler can alıyor. Aynı otelde birçok kez konakladım. O enkaz altında kalabilen rehberlerden birisi de ben olabilirdim. Bu bina, o kadar çok ihmal var ki, ayakta durması bile bir mucize. Bu otel, insanların hayatını tehdit eden bir ölüm tuzağı olmuş durumda. 72 canımız gitti ve bu ihmaller, yalnızca taksirle açıklanamaz; tümü olası kastla değerlendirilmelidir. Sorumlular yargılanana dek bu davanın arkasında duracağız.”

“Adalet Arayışı Sürecek”

6 Şubat Kahramanmaraş depremi sırasında otelde bulunan depremzede Abdulsamet Sarıtaş, duygularını şu şekilde ifade etti:

“6 Şubat’ta İsias Otel’in enkazından üç saat sonra kurtulmayı başardım. Bu yaşadığım süreci gözlemlemek ve içinde yer almak zorunda kaldım. Bir eğitim gezisi sırasında konakladığımız otelde sabah depremle uyandık. Üç saat boyunca enkaz altında kaldım; çok şanslıydım. Hayatını kaybeden arkadaşlarımızı, Kıbrıs’tan gelen genç hinlerimizi her gün anmak çok acı. Bu tür felaketlerin bir daha yaşanmaması için, benzer davaların herkesin gönlünde etkili olacak şekilde sonuçlanması gerekiyor. Bu davanın Türkiye için emsal teşkil etmesini umuyoruz. Bir nebze de olsun insanların acılarına su serpecek bir sonuç alınmasını bekliyoruz.”

Kızıl Goncalar Kamera Arkası: Cüneyd, Hasna, Sadi Hüdayi Güneş ve Müyesser Açıklamalarda Bulundu!